AKILLI İNSANLARLA KONUŞMAYI SEVERİM. BENDEN AKILLI İNSANLARLA KONUŞMAYI DAHA ÇOK SEVERİM.



Perşembe, Mart 12

12

öncelikle dürüstçe belirteyim, deli olan yani "-" ben oluyorum; miskin olan yani "+" bacım büşra.

****

iki genç kız kardeş aynı evi paylaşmaktadırlar. biri cümlealemin ortak aldığı kararla deli damgasını çoktan yemiş, gururla taşımaktadır. diğeri ise, kardeş oldukları gerçeğine şüpheyle yaklaşmanıza sebep olacak şekilde miskindir. zamanında bir katakulli dönmüştür sanırım ama gençler henüz bunu kanıtlayamadıklarından hala kardeş kardeş geçinmektedirler.

bu kadar gereksiz bilgiye gerek de yoktu aslında.

deli olan (hmm gibi düşünceli pozlar içerisinde): -aklıma takılan bir iki husus var.
miskin olan (ciddi bir şey beklentisiyle): +nedir kuzum?
deli olan (gayet ciddi, vallahi): -yarın derse giderken pelerinimi giysem mi?

miskin olan daha tepki vermiyor bunlara.

----

ertesi akşam...

deli olan genç kızımız, evin başka bir bölümünden, diğerinin olduğu ve müzik çalmayan, dikkatinizi çekerim müzik çalmayan bölümüne kendince bir dansla girer. dansı diğerinin gözünün içine bakarak sürdürür. diğeri de aynı ciddiyetle onun gözünün içine bakmaktadır. birkaç saniye sonra ciddiyetlerinden ödün vermeksizin:

deli olan: -büşra, beni napıcaz ya?
miskin olan: +efendim?!

 

****

Genç kızlarımızdan deli olanı, banyoya diş fırçalamak için girmiştir. Diş fırçasını ıslattıktan sonra elinde fırçayla salona gelir ve:

-baksana ya, çok feci bi sorunum var. diş fırçamı ıslatırken, bi sonraki aşamada yanlışlıkla elim sıvı sabuna gidecek ve ondan sıkıcakmış gibi hissedip korkuyorum, ama hiç bu hataya düşmüyorum.

-monolog oldu bu.

(bu üstteki ikinci repliği de yine ben kuruyorum karşıdakinin nefesinin kesilmesi üzerine)

****

+bunları nereye yazıyorsun şimdi?

-bloguma

+şimdi buradan oraya gelip blogunu gün ışığına çıkarabilirim.

-sikerim ben de seni.

+hiçbir şey yapamazsın! (kendinden nasıl da emin)

-:O

****

+ne içiyon öyle sen sarı sarı? yeşil çay mı?

-şimdi münasip bi cevap verirdim ama midem yeterince bulanıyor zaten.

+sidik içiyorum mu dicektin? eheheh

-hiç desturun yok, hiç...

****

Unuttuklarım aklıma geldikçe ve yenileri cereyan ettikçe böyle diyaloglar okuyacaksınız. Ya da monologlar işte.

Hiç yorum yok: